Kayseri’de yapılan yöresel ürünler fuarlarına “Peynir-zeytin fuarlarına karşıyım” diyerek emeği küçümseyen ve gelmemesini bu bahane ile anlatan KTO Başkanı, Antalya’da bir fuara ekibiyle birlikte önemli miktarda paralar harcayarak gitti. Gittiği fuarın “Antalya Yörex” olması ise “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” dedirtti.
 
ÜYE PARASI İLE TATİL Mİ? HEM DE 200 KİŞİLİK KAFİLE!

Antalya Yörex fuarına katılan KTO Başkanı Ömer Gülsoy’un bu fuar giderlerini ise oda bütçesinden karşıladığı iddialar arasında. KTO’nun 200 kişilik kafile ile gittiği iddiaları ise, “Nereden geliyor bu yoğurdun bolluluğu” dedirtti. Antalya Yörex fuarına giden Gülsoy’un giderlerin nasıl karşılandığı iddia ve sorularına karşın açıklama yapıp yapmayacağı merakla bekleniyor. Oda parası ile Antalya Fuarı iddiasını duyanlar ise, “Beytülmal bahane, 18 bin üyenin parası ile tatil şahane” şeklinde yorum yaptı.  Paranın odadan karşılandığı iddiasını duyanlar ise, “Hz. Ömer halife iken, Abdurrahman bin Avf hz’leri ziyarete gelmişti. Selam verip müsait bir yere oturdu. Hz. Ömer kendisiyle hiç meşgul olmuyor, hatta selamını bile almıyordu. Hayretle neticeyi beklerken, Hz. Ömer işini bitirdikten sonra, beytülmale ait olan mumu söndürüp, kendi şahsına ait olan mumu yaktıktan sonra “Ve aleyküm Selam” deyip selamını aldı” kıssasını örnek vererek, beytülmal parası ile tatil iddialarını ayıpladı.
 
“KENDİNDEN OLMAYANI İHBAR EDERLERDİ”

Konuyu yakından takip eden okurlarımız, KTO Başkanının davranışını geçmişte yaşananlar ile bağdaştığının altını çiziyor. Bir okurumuz ise konu ile ilgili düşüncelerini şu şekilde dile getiriyor;
“Geçmiş yıllarda FETÖ’cüler kendinden olmayanı ihbar ederler, şikayet ederler, firma haklı ise dahi haksız raporlar düzenletirlerdi. Şimdi bakıyorum da aynı oyunlar oynanıyor gibi... Yoksa bunları yapanlar FETÖ ile aynı tastan su içmiş olabilirler mi, aynı kaptan yemek yemiş olabilirler mi, kafamı kurcalıyor.  Her fırsatta “Benim FETÖ ile temasım olmamıştır” propagandası yapanların acaba mütevelli üyelikleri var mı, yoksa 17/25 Aralıktan sonra 100 e yakın temasları ve destekleri oldu mu, böyle belgeler var mı acaba? Düşünmek dahi istemediğim böyle bir durum savcılık makamı veya emniyetten birileri tarafından kapatıldı mı, yoksa savcı bey çağırıp ta, “Gel arkadaş seninle alakalı çok sıkıntılı isler var” deyip takipsizlik kararı verdi mi???” diye düşünmüyor değilim. Ama, sonrada bir kimse namusluca, şerefiyle ekmeği derdinde yoluna devam ediyorsa bunlara da kafa yorma diyorum.  Memleketin emniyeti var, savcısı var, hakimi var.  Ekmeğimle mücadele edersem kimseyle uğraşmaya zamanım olmaz, benim ekmeğim ile oynanırsa sonuna kadar herkesle mücadele ederim”
Öte yandan Sun Fuarcılık tarafından yapılan açıklamada, “Bizim işimiz ekmeğimizle, yüzde yüz yerli ve milli şirketimiz özünde devletine, milletine, değerlerine bağlı, Türkiye’de iş yapan, bütün yatırımını Kayseri’ye yapan bir şirketiz. Bizim ne Sofya ile ne Batum ile ne Tel Aviv ile ne de Türkiye düşmanlarımız ile işimiz olmaz.” denildi.

ASIL HEDEF SİYASİ Mİ?
 
KTO Başkanı ile ilgili “Siyasi hedefi var” iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Gazetemizi arayan bir okurumuz, 18 bin üyeyi temsil eden bir oda başkanının kendisini oraya taşıyan siyasi partinin il başkanını değiştirmek için uğraş verdiğini iddia etti ve kendisini oraya taşıyan, sonuna kadar destek olan milletvekiline alternatif aramasının ahde-vefaya aykırı olduğunu dile getirdi.
Okuyucumuz aynı zamanda KTO üyesi olduğunu da belirterek, rahatsız olduğu konuların olduğunu ve bunları bir başkana yakıştıramadığını söyledi.  “18.000 üyeyi temsil eden bir oda başkanı kendi yönetim kurulu üyesini yanına alıp kapı kapı gezip, yönetim kurulu üyesi için iş bağlantısı istemez” diyerek tepki gösteren okuyucumuz şunları söyledi;
“Senin yönetim kurulu üyenin yaptığı iş kolundan sende 109’dan fazla üye var. O zaman yaptığınız, o üyelere ihanet olmaz mı?
18.000 üyeye hizmet için oraya geldiniz, siz oraya kendinize şirket kurup KTO’ya da binde 2,5 hisse verip, ticaret odasının imkanlarını kendinize kullanıp yarar sağlatmak için gelmediniz. Hizmet için geldiniz. Kayseri’de karşı çıktığınız fuarlara, Antalya’da destek verip tatil yapmak için gelmediniz.
Kendi etrafınızdaki insanları ticaret odasına yerleştirip, ticaret odası için yapılan satın almaları kendi etrafınızdaki insanlara usulen teklif kağıdı doldurtarak, usulsüz şekilde ihale etmeniz, 18.000 üyeye ihanettir. Belge istersiniz adedini söyleyin gazetelere göndereyim, yayınlasınlar”