AHLAK-SIZ...

Artık haberci olarak yazmaktan usandık.
Her gün bir başka olay.
Toplum olarak ahlaksızlaştık mı?
Her tarafımızdan günah fışkırıyor.
Televizyondaki dizilere bakamıyoruz. Utanıyoruz.
Aslında evlerimizin içerisi fuhuş odalarına dönüşmüş vaziyette.
Evlilik dışı ilişkilerin bu kadar doğal olarak anlatıldığı dizilerde yaşanan rezilliklerin yanı sıra haberlere bakamıyoruz artık.
Son dakika haberciliğine bir örnek.
Kayseri de torununa tecavüz eden dedeye 30 yıl ceza verildi.
Bir haftadır gündemde olan ve maalesef üzülerek öğrendiğimiz yaylada kaybolan minik kızın DNA testinde babası dedesi çıktı.
Dede tutuklandı.
Nasıl olacak bu işler.
Midemiz kalktı.
Allah sizin belanızı versin.
Başka ne diyebiliriz ki.
Yok, böyle olmamalı.
Ne ara biz böyle sapık olduk.
Kayseri de sırası üstü intiharlar.
Önce annesini öldürdü sonra babasını bıçakladı daha sonrasında ise kendi intihar etti.
Annesi ile birlikte gömülen genç.
Hepsi arka arkaya geliyor.
Kadın cinayetleri.
Sapık ilişkiler.
Metroda taciz, tecavüz, bıçaklı saldırgan.
Daha sayamayacağımız kadar farklı ilişkiler.
Ne yapacağımızı şaşırdık.
Bir insan neden üzerinde pala taşır?
Samuray kılıcını çeker ki?
Ekonomik sıkıntıları anlarım ama sapıklığı asla.
Bence hazır mecliste tüm kanunlar geçiriliyorken, hadım yasasını neden öne çıkarmazlar ki?
Daha kaç çocuk tecavüze uğrayacak, daha kaç kadın gayrimeşru çocuğunu çöpe atacak, boğacak yada başka türlü sebeplerle yok edecek.
Bunun için artık bir önlem alınması gerekiyor.
Gelelim ikinci konuya; Alemde insan olmayan ne bilir insan kıymetini derdi büyüklerimiz.
Gerçekten önemli.
İnsan olmayan ne bilir insan kıymetini nereden anlayacak ki?
Kayseri de iyi şeyler olurken, kötü olan şeylerinde düzeltilmesi gerekiyor değil mi?
Evet.
Bizler yazmaya devam edeceğiz.
Düzeltilir ya da düzeltilmez.
Bizler söylemeye yazmaya devam edeceğiz.
Neden mi?
Bu şehri seviyoruz da ondan.
Bugünlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.