BİTİYOR..

Malum mübarek ramazan ayının sonlarına doğru geliyoruz. Rabbim herkesin tuttuğu oruçları kabul etsin.
Bilindiği gibi ramazan ayı paylaşma ayıdır.
Günahlardan arınma ayıdır.
Az konuşma, az dedikodu yapma ayıdır.
Bu sebeple hem oruç tutup hem din kardeşinin dedikodusunu yapmakta doğru olmaz değil mi?
Bizde bazen haddimizi aşıyor olabiliriz ama gerçekleri de söylemek gibi bir yanımız var.
Malumat ile bilgiyi, bilgi ile hikmeti karıştırıyoruz.
Çok iyi bilmeyi, içerisine dedikodu da ekleyerek bilgi toplamayı da ilim zannediyoruz. Bu bunu dedi, bu bunu söyledi konuları ile kendimizi avutuyoruz aslında. İlim sahibi olmayı da hikmet sahibi olduk zannederek sanki küçük dağları ben yarattım edası ile dolaşıp duruyoruz.
Kimi kandırıyoruz?
Kime hava atıyoruz?
Kayseri’nin hepsi sizin olsa ne yazar.
Onu bük, şunu bük.
Ona ayar ver ona laf yetiştir.
Sonrası, kısmetinde varsa sela sonrası buyrun cenaze namazına.
Son bükücünün gittiği gibi.
Hepimizin kaçınılmaz sonu ölüm.
Ben yine ders alırsan sana bir iki kelam edeyim dedim.
Korkma, fani alemde sana bir şey yapamazlar deme, kimseyi de bence küçük görme.
El alır, yel alır, sel alır.
Birde göbeğini gere gere de oturma.
Sadece bu fakirin sana tavsiyesi.
Makam aldın, makam buldun, kendini galip mi sandın.
Oturduğun yerin kiracısı idin, nefsini sahip mi sandın.
Bu dünyaya gelen bir gün göçer, kimine han düşer kimine semer
Fakru alemde dünya sana kalır mı sandın.
Birde hem hastalığını bahane edip oruç tutma hem de çok konuş.
Bak beynine zarar veriyorsun.
Devrelerin yanmış zaten.
Birde köşe yazdığım gazetem SUN haber.
Tüm çalışanlarında patronunda işi rast gelsin. İhtiyacı olmadığından kendiliğinden kendi finansı ile bu işi yapıyor.
Devletten reklamda istemiyor.
Neyse, bu iş devam edersem uzar.
Çok işimiz var ölmezsek.
Son hatırlatma, korkunun ecele faydası yok.
Zaman bitiyor, ömür bitiyor.
Ömür sermayemizden giden her günün kıymetini bilmek ümidi ile.
Benden söylemesi.
Bu günlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.