BOŞ…

Herkes işini iyi yapmalı
Kayserispor maçındayız. Maç başlamadan seyirciler önümüze geçmeye başladı.
Nerede?
Basın tribünün önünde..
Herkes ayakta. Yan çizgileri görmemiz mümkün değil.
Buranın güvenliğini kim sağlayacak?
Kim bu ayakta duran arkadaşları yerine uğurlayacak?
Biz mi?
Spor A.Ş mi?
Gençlik spor il müdürlüğü mü?
Kayseri Emniyeti mi?
Hepsinin işi rast gelsin. Hiç biri ilgilenmedi. İlk yarı Kayseri sporun 2-0 lık üstünlüğü ile sonuçlandı.
Stadyumda bu işi çözecek bir merci bulamadık.
Ayıp.
Yazık.
Ellerindeki telefonlarla hoyratça gezen topluluklar koltuğun olmadığı yerlerde boşluklarda önümüzde durarak maçı izlememizi engellediler.
Bize bu yakışmadı.
Yakıştı diyorsanız bu avare avare dolaşanlar şehrin protokolünün önünde dursa acaba ne yapardınız?
Biraz insaf, biraz vicdan birazda izan.
Protokol tribününde kontrol yok.
Kontrol olmadığından Protokol ile gelenler tribünlere sızıyor.
Buradan yetkilileri uyarıyorum. Bu stadyumda bir gün başımıza iş gelecek.
Bunun sorumlusu olmak istemiyorsanız önleminizi alın.
Benden söylemesi.
Büyük maçlarda sınıfta kaldınız.
Yeri geldimi mangalda kül bırakmıyorsunuz.
Basın bizim başımızın tacı falan.
Hepsi yalan.
Efendim ortak çalışıyormuşuz, oda yalan.
Yarın 10 Ocak çalışan gazeteciler gününde süslü bir kaç kelime, basında sansürün kaldırılması ve basın bayramında bir kaç etkinlik.
Hepsi o kadar.
Kısacası hepsi boş.
Büyük umutlarla işe başlayanalar umutsuzların umudu olmaktan uzak hareket ederse herkesin umudunu yitirmesine sebep olurlar.
Benden söylemesi.
Niye mi?
Dost acı söylerde ondan.
Bugünlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.