ÇARŞI...

Kayseri için dostlarla muhabbet ederken bir arkadaşımız ''huzur şehri'' ifadesini kullandı. Bende aman nazar değer öyle şeyler söyleme dedim. Bir gün sonra türkücünün biri pompalı tüfekle 3’ü ağır 7 kişiyi yaraladı. Bir gün sonra da 16 yaşındaki genç parkta bıçaklanarak öldürüldü.
Huzurumuz hemen kaçtı.
Sarraflar çarşısında altın fiyatları ile ilgili röportaj yaparken mendil satıcıları etrafımızı sardı. Kazancılar çarşısı yeni adı ile sarraf ve kuyumcuların bulunduğu yerde mendil satan, dilenci vs olmamalı.
Güven timleri iki kişi, alan uzun hangi bir işe bakacak!
Birde buralarda zabıtalar görev yapmalı, tartıcı, işi kılıfın uydurmak için omuzuna boya sandığı alan dilenciler. Toplu hale gezen avare takımı kazancıların her şeyine zarar veriyorlar.
Şehirlerin ilk görünen yerleri şehrin girişleri. İkinci görünen yerleri ise çarşı, pazarları. Bence belediyeler şehrin çarşılarında bir anket yaptırmalı. Pastırmacılar, güvercinlerin gübrelerinin sıcakta aşırı koktuğunu ifade ediyorlar.
Kazancılar çarşısının ilk girişinde ise 1 metrekare alanda dükkanı olan esnafın önünde 20 m2 tezgah var. Eski arçeliğin köşesi. Yıllardır hemen o köşede kengel sakızı satan var derken oralarında tamamen düzeltilmesi gerekiyor. Ayrıca esnaflarda bu alanın ışıklandırılmasını istiyor.
Bize iletilenleri aktardık.
İkinci bir konu; malum siyaset yapan herkeste ticaret yapıyor. Bunun tam terside aynen böyle. Bu aralar siyasi kulisler hareketli. İYİ parti bir iş adamını saflarına kattı. AK Partide yavaş yavaş kulis çalışmaları devam ediyor.
Muhtarların rozet tartışmalarının eşliğinde farklı noktalara da gelecek gibi. Bu haftanın en çok merakla beklenen konusu havaalanı taksileri ile ilgili olayda yine ret kararı çıktı. Diğer taksici esnafı bu karar isyan etti. Demek ki orada bir usulsüzlük var dedirtecek kararların arka arkaya alınması ilginç değil mi?
Paranın olduğu yerde sıkıntı var.
Kısaca çarşı pazar ve esnafların durumu kısaca bu.
Bizden söylemesi.
Bugünlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.