KALABALIK...

Yoğun bir kalabalık.
Millet birbirinin üzerine çıkmış zannedersiniz ki kıtlık var.
Yağ alabilmek için üst üste alt alta insanlar.
Yazık.
Bir dedikodu ve bir medya kuruluşunun bu insanlara çektirdiği zulüm değil de nedir?
Allah aşkına.
Bakanın açıklamasından sonra ortalık biraz düzelse de bir fısıltı ile ellerindeki yağ stoklarını bitirdiler.
Hem de para kazanarak.
Türkiye’nin de savaşa gireceği söylentisi, Ukrayna’dan ve Rusya’dan Ayçiçek yağı gelmeyeceği korkusu, medyanın da etkilemesi ile yaşanan kaos ortamı.
Ne diyelim yazıklar olsun.
Bu memlekette yağ kuyruğu oluşturanların tek hesabı var, siyasi rant elde etmek.
Rantiyeciler para kazanırken, siyasetçilerde el ovuşturmakta.
Sadece bununla bitmiyor.
Kayseri’de Değirmencilik un önünde bekleyen kalabalıkta aynı senaryo ile hareket etmekteler. Özel bir şirket bence kasasını üç ya da dört e çıkarsa vatandaş işini rahat görse ve ununu alıp gitse olma mı?
Gayet tabi ki olur.
Birileri gidip söyleyemez mi?
Tarım kredi kooperatifi, bir vezne ile çalışacağına 5 ya da 6 vezne ile çalışsa da bu uzun kuyruklar oluşmasa olmaz mı?
Olur.
Bal gibide olur.
Ama kim yapacak?
İşte bu soru önemli.
Kim yapacak.
Medyanın diline düşmekten korkan idareciler mi?
Bu işi bu hale getiren bürokratlar mı?
Mustafa Kemal’in bir sözü var; vatanını seven işini iyi yapandır.
Bence bu yeterli mi?
Anlayana fazla bile.
Benden söylemesi.
Bu günlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.