Evet, bize ne oldu da bu kadar duyarsız olduk?
Kavga, kin, hırs ve kaçınılmaz son.
Adeta kaderimiz oldu.
Her gün bir cinayet. Önce kadın cinayetleri ile başladı. Sonra çocuklarla devam etti.
Kayseri’de meydana gelen bir olay vardı.
Akraba cinayeti olarak tüm gazetelerde yer aldı.
Haber değeri olan her şey haberdir.
Gazetecilikte kural bu.
Ammaaa kendisini gazeteci sanan eline telefon alıp ta yerde vurulmuş halde yatan kişilerin görüntülerini servis etmekte neyin nesi.
Utanın biraz.
İki kişi olay yerinde hayatını kaybetmişken, biri ağır yaralı halde can çekişirken görüntüleri çekmek ve bu görüntüleri sosyal medya da paylaşmak zavallılık.
O kadar duyarsız olmuşuz ki, ağır yaralanan kişiye yardım edeceğimize, duyarsız vaziyette eli cebinde yanından geçmek, cep telefonu ile olay yerinin her yerini kan revan demeden çekip sağa sola sosyal medyaya atmak kadarda onursuzluk olamaz.
Bu ne insanlığa nede adamlığa sığar.
Bugün elinde telefonu olanlar olayı çekeceklerine yardım etselerdi belki birisi kurtulabilirdi.
Ama maalesef.
Ne ara biz bu kadar kötü olduk.
Ruhsuz.
Duyarsız ve ahlaksız.
Siz kendi anne babanızın ya da kardeşlerinizin o hallerini çeken birisi olsa acaba ne tepki verirdiniz.
Bu görüntüleri çekenler bence utanmalı.
Sosyal medyada gezinen görüntüleri kin çekti ise de cezalandırılmalı bence.
Ne bilimi ne ilmi nede teknolojiyi kullanmasını bilemedik.
Maalesef üç gün önce yaşananların özeti böyle.
Toplumumuz ne ara bu kadar duyarsız oldu.
Banane diyecek kadar kalplerimiz katılaştı.
Önceki yazılarımda paylaşmıştım; bu şehirde eline telefon alan gazeteci oldu diye.
Son durumun özeti bu.
Bu ülkede 50 milyon kişi futbol yorumcusu, hakem, hoca, futbolcu ve gazeteci.
Bizler mi?
Bu işin hamalı.
Yukardakilerin hiçbiri.
Bu günlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.
YORUMLAR