TAKIM OLMAK…

Kayserispor zorlu bir karşılaşmaya çıkıyor.
Bizim için buraya kadar gelmek bile bir başarıdır aslında. Hemen hemen her sene ligin sonlarına doğru şekerimiz yükselir, tansiyonumuzda fırlar düşme korkusu ile rahat rahat bir maç izleyemez idik.
Geçen seneyi hatırlarsanız söylediklerime katılırsınız.
Oralardan buralara geldik.
En azından düşme korkusu yaşamadan maçları seyrettik.
Son beş haftadaki performans düşüklüğü hariç.
İşte nerelerden geldik.
Şimdi ise Türkiye kupasında Trabzonspor ile 1-0 kaybettiği maçın ikinci etabını kendi saha ve seyircisi önünde oynayacak.
Şampiyon olmuş bir takım ile 1-0’ın mağlubiyeti ile karşılaşacak olan Kayserispor'un tek avantajı kendi seyircisi önünde oynaması.
Dileğimiz o ki, Kayserispor istenilen başarıyı yakalar. İstenilen başarıyı yakaladığınız zaman herşey düzlüğe çıkar mı?
Hayır.
Ama sportif başarı bazende her şeyin önüne geçiyor.
Bu maçın sonucu ne olursa olsun, tabiiki temennimiz Kayserisporumuzun final oynaması ama aksi neticelerde de takımımızın buraya kadar gelmesi de bir başarı olarak kabul edilmeli.
Kayserispor gelecek sezon ne yapar?
Yada gelecek sezon ki hedefleri nelerdir? Neler olmalıdır?
Önce kurumsal bir kimliğe dönüp, kimseye eyvallahı olmayan, şahıslara münhasır bir yer olmaktan çıkartılıp yolunu ve hedeflerini ortaya koyan bir takım ve kulüp olmalıdır. Yoksa  şahıslar gider takım yine ortada kalır.
Herkes kapı kapı para aramaya tekrar başlar.
Kayserisporun başarısı bu şehrin başarısıdır.
Takımımıza tekrardan başarılar diliyorum.
Bugünlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.