VEDA…

Dün yazdığım yazı gerçekten içimden gelen samimi duygular.
Üstad Abdürrahim Karakoç'dan dörtlük yayınladım.
Rabbim rahmeti ile muamele etsin.
Büyük üstadlar hep sefalet ya da yoksulluk içinde bu dünyadan göç ettiler.
Sağlığında kimse onları anlamadı.
Ölünce kıymete bindiler.
Şöyle güzel adamdı, şöyle dosttu, şöyle yazar, çizer, söylerdi denildi.
Aklınıza gelen hemen hemen kim varsa bakın.
Gün geçmiyor ki OSB den yeni yeni belgeler gelmesin.
Muhatabı da çıkıp cevap vermiyor zaten.
Diller lal olmuş.
Şimdide OSB ye alından TV. İle gündemde. 359 Bin Euro.
Bunu yanlış anlamayın. IP TV falan kurmamış.
Sadece dev ekran televizyon alınmış.
Gelelim dün dediğim gibi.
Yazmayacağım.
Bu işte iyi insanlar tanıdım. Dost olan insanların yanında adam satan, senden aldığını danışmanlara ya basında bulunanlara aktaran, onlara yetiştiren sırtımızdan bıçaklayan yavşakları da tanıma imkanımız oldu.
Teşekkürler Ahmet Kürtüncü, Teşekkürler Mehmet Saçmacı, Teşekkürler Mehmet Uğurlu ve iletişim başkanlığı çalışanları.
Bu şehre hizmet eden kim varsa Allah onlardan razı olsun.
Yazdığım yazılarda ne Ahmet Kürtüncü’nün nede Mehmet Saçmacı’nın hiçbir dahli olmamıştır.
Mehmet Saçmacı, Ağabeylik yapmış, dostluk göstermiş gazetesine yazı yazmam için aramıştır. Ama yazdığım hiçbir yazıda beni sorgulamamıştır. Mehmet abi, sende hakkını helal et. Bu fakir gazeteni ve seni meşgul etti.
Mehmet Uğurlu, kıymetini çok insan bilmese de gerçek bir dost, iyi bir yaren ve yol arkadaşı. Yol arkadaşlarımdan helallik dilediğim gibi Uğurlu abi senden de helallik diliyorum.
Gelelim Ahmet Kürtüncü ye.
Hemşerim, hısımım oldu hep.
Hiç hasımlık yapmadı. Güler yüzü, kadirşinaslığı yol arkadaşlığı ve ardımızdan bir çok hemde çoook fazla güleceğimiz anılar bıraktık. Pimi çekilmiş bomba misali doğru olmayanların kucağına bıraktığı laf ve sözler hiç aklımdan çıkmayacak. Kürtücü bu, nerede ne yapacağı belli olmaz.
Sektörden uzaklaşsak da kalben uzaklaşmayacağım bir abim.
Bu arada MKS ve Bekir abi, dostluğunuz bizde hep baki kalır.
Baki kalan bu kubbede hoş bir seda bırakmak için çalıştık.
Bu kadarmış.
Kısacası bizden bu kadar.
Sun haberde çalışan meslektaşlarım, sizlerinde, ellerine, kollarına, emeklerine sağlık.
Son yazımı da şu dörtlükle bitireyim;

Zaman yoktur ekip, biçip, sürmeme
Ham topraktan haram mahsul dermeme
Bir tek gönül kâfi gelir girmeme
Konağı, sarayı size bıraktım.
Allahaısmarladık.
Kalın Sağlıcakla.